Domuz gribinin belirtileri ve korunma yolları

Adı her ne kadar domuz ile anılsa da, aslında Domuz Gribi birçok farklı türdeki virüs sebebiyle oluşabilen ve yalnızca domuzlarda görülen bir virüse benzediği için bu isimle anılan bir rahatsızlıktır. Dünya çapında on binlerce insanı etkileyen Domuz Gribinin en tehlikeli salgın hastalıklardan biri olmasının nedeni ise, bu hastalığın oldukça farklı tipleri bulunması ve tüm virüs tiplerini yok ederek kesin tedavi sağlayacak aşının hala büyük bir tartışma konusu olmasıdır. Ülkemizde olduğu gibi dünyanın birçok ülkesinde devletler ve sağlık kuruluşları tarafından onaylanan Domuz Gribi aşıları bulunsa da, bu aşıların insan sağlığı üzerindeki uzun ve kısa vadeli yan etkileri hala tartışma konusudur.

Tıp literatüründe SIV(Swine Influenza Virus) olarak isimlendirilen Domuz Gribi özellikle kümes hayvanları aracılığı ile insanoğluna bulaşmaktadır. 2009 yılında Domuz Gribi salgınının dünya geneline yayılmasıyla birlikte Dünya Sağlık Federasyonu yeni geliştirilen bir aşıyı onaylamış ve sonuç olarak da dünyanın pek çok farklı bölgesinden milyonlarca insan koruma amaçlı bu aşıyı kullanmıştır. 2009 yılının Aralık ayında Dünya Sağlık Örgütü bu süreç içinde toplam 65 milyon aşının kullanıldığını ve diğer mevsimsel grip aşılarından farklı herhangi bir yan etki görülmediğini açıklamıştır. Hastalığın belirtileri genel olarak gribal hastalıklarda görülen seyirle gelişmektedir.

Domuz Gribi hastalığına yakalanan kişilerde görülen ilk belirtiler yüksek ateş ve öksürüktür. Kış aylarında çoğu insanın sıkça yakalandığı grip hastalığıyla büyük benzerlik gösteren belirtiler, boğazda ağrı ve yanma hissi oluşması şeklinde devam eder. SIV virüsünün vücudu daha derinden etkilemesiyle birlikte yüksek ateş ve öksürün ardından kişinin vücudu güçten düşer. Vücudun çeşitli bölgelerinde ağrı ve genel bir halsizliğe de neden olan SIV virüsü, şiddetli baş ağrılarına da sebep olabilmektedir. Domuz Gribi hastalığına yakalanan kişiler kendilerini sürekli olarak yorgun hisseder ve aniden başlayan üşüme hissi nedeniyle titremeye başlar. Ancak hekimlerin yaptığı incelemeler, bu tür belirtilerin görülmediği durumların olduğunu da ortaya çıkarmıştır.

Domuz Gribi aşısının herhangi bir işe yaramadığı ya da faydasından çok zararı olduğuna dair pek çok iddia bulunmaktadır. Gerek ABD gerekse de Avrupa’da yapılan araştırmalar ise SIV aşısı olan kişilerde herhangi bir önemli yan etki görülmediği yönündedir. Ortaya atılan bir diğer iddia ise, aşının normalde bağırsak yoluyla alınması gerektiği ve koldan yapılan enjeksiyonların antikor oluşmasına neden olarak herhangi bir işe yaramadığı yönündedir ancak bilimadamlarının yaptığı incelemeler sonucunda koldan enjeksiyon yapılan hastalarda herhangi bir antikor oluşumunun görülmedi de ispatlanmıştır.

Rahnansaika