Bisiklet kazalarının nedenleri

bisiklet kazalarının nedenleriBahar aylarında sıcaklıkların fark edilir bir biçimde artmasıyla birlikte sonbahar soğukları bastırıncaya kadar bisiklete binmenin tadını çıkaran insanlar, kış aylarında kapalı mekanlarda geçirdiği günlerin adeta acısını çıkarır. Ancak ilk bakışta bisiklet kazalarının büyük yaralanmalara neden olmayacağı düşünülse de, herhangi bir etkin koruma mekanizması olmadığı için bisiklet kazalarının “ölümcül” sonuçlar doğurması söz konusudur. Söz gelimi kafa travmaları, istatistiksel olarak “ölümle sonuçlanan” bisiklet kazalarının %80’den fazlasının bizzat sebebidir. Çok basit bir önlem gibi görünen koruyucu kask kullanılmaması, bisiklete binen her insanın herhangi bir kaza anında bu %80’nin üzerindeki istatistiğe konu olması manasına gelebilmektedir. Ayrıca bisiklet kazalarının nedenleri üzerine yapılan araştırmalar göstermiştir ki, ciddi yaralanmalarla sonuçlanan bisiklet kazalarının büyük bölümü bisiklet sürücüsünün evinin yakınlarında ya da oturduğu muhitte gerçekleşmektedir.

Yetişkinler yaşadığı çevreyi iyi bildiğini düşünerek yakın mesafelerde bisiklet kullanırken herhangi bir önlem alma gereği duymazken, aileler de çocuklarının evinin çevresinde bisiklete bindiği için risk grubuna dahil olmadığını düşünür. Oysa bisiklet kazaları ev ve yakın çevrelerde daha da sık gerçekleştiğinden, uzak yakın fark etmeden her bisiklet sürüşünde kesinlikle kast ve dizlik gibi koruyucu elemanların kullanılması gerekir. 10 yaş altı çocukların yaptığı ve ölümle sonuçlanan kazaların büyük bölümü, ne yazık ki çocukların evinin çevresindeki caddelerde yaşanmaktadır. Bu nedenle kazaların önlenmesi için dikkat edilmesi gerekenlerin başında, bisiklet kullanılan alanda motorlu araç olup olmadığıdır. Zira bu tür ölümcül bisiklet kazalarının da genel nedenlerinden biri, bisiklet süren kişiye motorlu araçların çarpmasıdır.

Bisiklet kazalarının nedenlerini kısaca sıralamak gerekirse;

  • Yaşa uygun bisiklet modelleri yerine büyük veya küçük bisikletlerin kullanılması
  • Kask ve dizlik gibi koruyucuların kullanılmaması
  • Motorlu araçlara ayrılmış trafik alanlarında bisiklet sürülmesi
  • Çocukların ebeveyn kontrolü olmadan kendi başlarına bisiklet sürmesine izin verilmesi
  • Üretim standartlarına uygun üretilmemiş ve test edilmemiş bisikletlerin kullanılması
  • Gerekli sürüş kurallarına uyulmaması
  • Bisiklet sürücüsü tarafından dikkat edilmesi gereken trafik işaretlerinin bilinmemesi
  • Gece sürüşlerinde far ya da reflektör(kedigözü) gibi fark edilmeyi sağlayacak elemanların kullanılmaması
  • Bisiklet yollarının olduğu yerlerde motorlu taşıt ve yaya yollarının kullanılması
  • Tek kişilik bisikletlere iki kişi binilmesi

Tüm bunların dışında unutulmamalıdır ki, bisiklete binerken muhakkak korucu kask takılmasına gerektiği gibi kullanılan kaskın da şok emici özelliği olduğundan ve uygun malzemeden üretildiğinden emin olmalıdır.