Yazılı iletişim araçları

Günümüzün modern imkanlarına rağmen hala en güçlü iletişim araçlarından biri olan yazılı iletişim, insanoğlunun yazıyı bulmasından itibaren gelişimini sürdürmüş ve yüzyıllar içerisinde insan alışkanlıklarıyla şekillenmiştir. Tarih boyunca toplumsal olayların kayıt altına alınmasını sağlayan yazılı iletişim ayrıca millet arasındaki ilişkilerin de güçlenmesini sağlamıştır. Uluslararası ilişkilerin gelişmesini sağlayan yazılı iletişim araçları, toplumlar arasındaki edebiyat sanatı aracılığı ile kültür paylaşımının hızlanmasına da katkı da bulunmuştur. “Söz uçar, yazılan baki kalır” deyişi ile insanoğlunun yazılı iletişim araçlarına verdiği değerin anlaşılması açısından önemlidir.

Yazılı edebiyat ayrıca insanların belleklerinde taşıdıkları yükün de büyük oranda hafiflemesini sağlamıştır. Tarihsel süreç içerisinde birçok önemli kişinin kendi hakkında bizzat yazdığı veya başkaları tarafından yazılan yazılı belgeler, günümüzde bu yazılı iletişim araçları ile farklı insanların tanınması manasına gelmektedir. Bir toplumun gelişim düzeyini de gösteren yazılı iletişim araçları, tarih bilimi açısından çok önemli bir yapı taşıdır. Günümüzde her ne kadar eski dönemlerde olduğu kadar yoğun bir şekilde mektupla iletişim kullanılmasa da, tarih boyunca insanların gönderdiği birçok mektup, günümüzün önemli tarihi belgeleri arasında sayılmaktadır.

Yazı haline getirilen belgelerin kalıcılık sağlaması, insanların somut bir bilgi kaynağından faydalanabilmesini de sağlamıştır. Yazılı iletişim araçları içerisinde en çok rağbet gören mektup, günümüzde dahi bir e-postadan çok daha büyük etkiye ve kalıcılığa sahiptir. İnsanlar sanal dünyada çok fazla imkana sahip olduğu halde bu çok hızlı iletişim ortamının dışında somut iletişim araçlarını da kullanmaya devam etmektedir. Yazılı belgenin somut yapısı insan hayatına gerçeklik katarak, kişinin geçmiş ile arasında bir bağ oluşmasını ve bu bağın uzun yıllar boyunca da korunmasını sağlamaktadır. Bilgi ve kültür açısından gelişemeyen toplumlar, okuryazarlık oranının çok düşük olduğu ve yazılı iletişim araçlarını kullanmayan toplumlardır. Bu nedenle Dijital Çağ’da dahi insanlar eskinin alışkanlıklarını sürdürmekte ve yazıyı insanın kendisinden bir parça olarak görmeye devam etmektedir.