Sosyal Darwinizm

İngiliz bir doğa bilimcisi olan Charles Darwin tarafından ortaya atılan evrim teorisi kısa süre içinde başta Avrupa olmak üzere birçok ülkede etkili olmuş ve uzun süre üzerinde tartışılmış bir konudur. İnsan hayatının gelişmesi üzerine biyoloji kaynaklı bir teori olmasına rağmen sosyoloji biliminin de insan toplulukları üzerine çalışmalar yapması, Charles Darwin’in bu teorisinin sosyologlar tarafından da incelenmesine neden olmuştur. Darwin tarafından ortaya atılan evrim teorisinin en çarpıcı yönü, “doğal seçilim ya da doğal seleksiyon” adı verilen canlı organizmalarının evrimleşmesidir. Günümüzde psikoloji ve sosyoloji biliminin de inceleme konularından biri olan Darwinizm zaman içinde çehre değiştirerek, ırkçılık ile birlikte anılan yeni bir düşünce biçiminin gelişmesini de sağlamıştır.

Sosyal Darwinizm genel olarak ırksal özellikler üzerinde duran ve ırksal farklılıkların zaman içinde daha artarak dünya üzerinde baskın türlerin kalacağını iddia eden bir düşüncedir. Charles Darwin tarafından geliştirilen ilk evrim teorisi her ne kadar biyoloji bilimi ile ilgili bir teori olarak lanse edilse de, modern teknoloji sayesinde gelişen biyoloji günümüzde bu teorinin “gerçekdışı” olarak adlandırılmasına neden olmuştur. Charles Darwin’in evrim teorisi ile ilgili biyoloji çevrelerinde genel bir fikir birliğinden söz etmek mümkün olsa da, bu teorinin sosyoloji alanında ortaya çıkarttığı düşünce biçimlerinin de incelenmesi gerekir.

Felsefe biliminin temelini oluşturan ve birçok bilimadamının ilgili olduğu varlık felsefesi, evrim teorisinin ortaya attığı yeni düşünce sistematikleri üzerine düşünceler geliştirmiştir. Avrupalı toplumların yakın geçmişte Türkler karşısında duramadığından ve bu durumun “doğal seleksiyon” süreci içinde değişeceğinden bahseden Charles Darwin, W. Graham’a gönderdiği mektuplarla ırkçı bir düşünce yanlısı olduğunun sinyallerini vermiştir. Darwinizmin 20. yüzyılda değişen yüzü birçok ırkçı düşüncenin ortaya çıkmasına neden olmuş ve modern anlamda “kafa tasçı ideolojilerin” şekillenmesini sağlamıştır.

Charles Darwin tarafından ortaya atılan görüşleri bilimsel yöntem dahilinde inceleyen bazı sosyologlar, bilimadamının kendi düşüncelerinin ileri sürdüğü teorinin değerini düşürmeyeceğinden bahseder. Zira bu tür bir yaklaşım açısı kişinin özel yaşamı ile bilimsel çalışmalarının birbirinden ayrılmasını sağlayarak, konuya daha bilimsel bir şekilde yaklaşma imkanı sunacaktır. Ancak bu tür bir yaklaşım açısıyla da sosyal Darwinizm ele alınsa, yine de teorinin birçok yanlış yönü olduğu sonucuna varılır. 2. Dünya Savaşı öncesinde Alman Nasnoyal Sosyalist İşçi Partisi başkanı olan Adolf Hitler de bu tür düşünceler ile şekillenen kafa tasçı ideolojileri benimsemiş ve sonuç olarak milyonlarca masum insan hayatını kaybetmiştir.

Rahnansaika