Hubble Teleskobu

1990 yılının Nisan ayında meşhur uzay mekiği Discovery tarafından dünya çevresindeki yörüngesine başarıyla yerleştirilen Hubble Uzay Teleskopu ismini, ABD’li astronom Edwin Hubble’dan almaktadır. Bilinenin aksine Hubble Teleskopu dünya dışı yörüngeye yerleştirilen ilk uzay teleskopu değildir ancak bu teleskopu diğerlerinden ayıran özelliği, üstün özellikleri ve muazzam büyüklüğüdür. Tüm bunların dışında isminin dünya bilim tarihinin en büyük keşiflerinden birini yapan bilim adamı Edwin Hubble’dan gelmesi de, bu teleskopun bu kadar popüler hale gelmesine neden olmuştur.

Avrupa Uzay Ajansı(ESA) ve NASA’nın ortaklaşa çalışması ile yapılan ve dünya yörüngesine yerleştirilen Hubble Uzay Teleskopu, aksiliklerle de bilim tarihine damgasını vurarak ünlenmiş bir teleskoptur. NASA’nın en büyük 4 gözlemevinin ortak çalışmasıyla verileri incelenen Hubble Teleskopu, 1990 yılında yörüngeye yerleştirilmesine rağmen ancak 3 yıl sonra kullanılabildi. ESA ve NASA’nın uzun süre boyunca üzerinde çalıştığı bir proje olan Hubble Teleskopu, 1990 yılında başarılı bir uzay uçuşunun ardından dünya yörüngesine yerleştirildikten hemen sonra bilim adamları teleskopun aynasında bir sorun tespit etti.

Hubble Teleskopu uzaydaki yörüngesine yerleştirildikten sonra bilim adamları ana aynanın ters yerleştirildiğini fark etti. Bu kadar büyük bir projede bu tür basit bir hatanın yapılması tüm bilim çevrelerini şaşırtırken, Hubble’ın yanlış takılan ana aynası tüm çalışmaların kısıtlanmasına neden oldu. Nihayet 1993 yılında NASA tarafından yapılan başarılı tamir operasyonu ile düzeltilen ana ayna, 3 yıllık bekleyişin ardından Hubble Uzay Teleskopu’ndan ilk görüntülerin alınmasını sağladı. Uzay teleskopu fikri neredeyse 100 yıldır insanoğlunun aklında olan bir proje olmasına rağmen Hubble kalitesinde görüntüler için tüm bilim adamlarının uzunca bir süre beklemesi gerekti.

Yeryüzünde bulunan teleskopların aksine Hubble Uzay Teleskopu; havadaki partiküller, bulutlar ve diğer çevresel etkilerden etkilenmeden doğrudan net görüntüler alınabilmesini sağlamıştır. Ayrıca Ozon Tabakası’nın morötesi ışınları tutması nedeniyle dünya yüzeyinden bu ışınların takip edilmesi mümkün olmazken, Hubble Teleskopu atmosferin dışında yer aldığı için çok daha detaylı bir gözlem imkanı sağlamaktadır. Özellikle astrofizikçilerin, mikro fizik teoristyeni kuantum fizikçilerinin ve makro fizik alanında araştırmalar yapan bilim adamlarının evrenin mekanikleri hakkında birçok yeni bilgi edinmesini sağlayan Hubble Uzay Teleskopu, günümüzde hala astronomi biliminin en önemli araçlarından biridir.