Göktürk Yazıtları ve özellikleri

Orhun Yazıtları olarak da tanınan Göktürk Yazıtları, tarihçiler tarafından yapılan incelemeler sonucunda Türklerin kullandığı ilk alfabe sistemi ile yazılmış tarihi kayıtlar olarak kabul görmüştür. Göktürk Kitabesi şeklinde de tanımlanan bu yazıtlar Orhun Alfabesi kullanan Yolluğ Tiğin tarafından yazılmıştır. Bilge Kağan ile Kül Tiğin yazıtlarını yazan Yolluğ Tiğin aynı zamanda Bilge Kağan’ın da yiğenidir. Orhunlar tarafından “Bengü Taşlar” olarak isimlendirilen Göktürk Yazıtları’nda, bu kitabelerin sonsuza kadar kalması temenni edilmiştir. Günümüzde gerek bilinen insanlık tarihi gerekse de Türk tarihi açısından çok büyük öneme sahip olan Göktürk Yazıtları, 1889 yılında Moğolistan’ın Orhun Vadisi’nde bulunmuştur.

2. Göktürk Kağanlığı döneminde yazılan Göktürk Yazıtları, Türklerin tarihsel gelişimi hakkında birçok bilgiyi içermektedir. Gelecek nesillere bir miras olması için Orhun Alfabesi kullanılarak yazılan bu kitabeler, tarihçilerin ve arkeologların yakından ilgilendiği tarihsel metinler arasındadır. M.S. 8. yüzyılın ilk yıllarında yazıldığı bilinen Göktürk Yazıtları, Kül Tiğin ve Bilge Kağan Yazıtı olarak iki temel bölümden oluşmaktadır. Orhun dilinde kaleme alınan kitabedeki Kül Tiğin Yazıtları M.S. 732, Bilge Kağan Yazıtları ise M.S. 735 yılında yazılmıştır.

Göktürk Yazıtları 1889 yılında Moğolistan’da bulunduktan sonra tarih çevreleri kitabelere yoğun ilgi göstermiştir ve kitabe Danimarkalı dilbilimci Vilhelm Thomsen tarafından çözülmüştür. Vilhelm Thomsen Göktürk Yazıtları üzerinde çalışmalar yaparken Türkoloji alanında uzman olan Rus dilbilimci Vasili Radlof’tan büyük yardım almıştır. 15 Aralık 1893 yılında Danimarka Kraliyet Bilimler Akademisi’nde düzenlenen tören ile Göktürk Yazıtları’nın içeriği tüm dünyaya duyurulmuştur. Türk tarihinin en önemli yazılı kaynaklarından biri olmasına rağmen Göktürk Yazıtları’nıın Danimarkalı ve Rus dilbilimciler tarafından dünyaya açıklanması ise üzerinde düşünülmesi gereken bir konudur.

Kül Tiğin ve Bilge Kağan Yazıtları, Moğolistan’da aralarında 1 kilometre mesafe bulunan Orhun Irmağı’nın eski yatağı ile Koço Çaydam Gölü civarında bulunmuştur. Göktürk Yazıtları ya da diğer adıyla Orhun Kitabeleri, genel olarak bir dinleyiciye hitap eden bir üslup ile yazılmıştır. Göktürk Yazıtları’nda; “Hem maddi hem de manevi bakımdan bu yazıtlar, birer abidedir” yazmaktadır. Kül Tiğin Yazıtları’nda daha çok Kül Tiğin’in “kağan” olmasına yardımcı olan kardeşi Bilge Kağan’a minnet dolu sözler yer almaktadır. Kağanlığının pekişmesinde büyük rolü olan kardeşi Bilge Kağan’a teşekkür eden Kül Tiğin, ayrıca Bilge Kağan’ın devletin daha güçlü hale gelmesine yardımcı olduğundan da söz edilir. Bilge Kağan Yazıtları ise Bilge Kağan’ın ölümünden yaklaşık olarak bir yıl sonra, oğlu Tenri Kağan tarafından yaptırılmıştır.

Göktürk Yazıtları’nın en ünlü bölümü;

“Ey Türk Oğuz Beyleri, işitin! Üstte gök çökmedikçe, altta yer denizi delmedikçe ilini ve töreni kim bozabilir?

Ey Türk Ulusu! Kendine Dön. Seni yükseltmiş olan Bilge Kağan’a, bağımsız ve özgür ülkene karşı hata ettin. Kötü duruma düştün.

Ulusun adı, sanı yok olmasın diye Türk ulusu için gece uyumadım, gündüz oturmadım. Kardeşim Kül Tiğin ve iki Şad ile ölesiye, bitesiye çalıştım.”

Rahnansaika