Fibrokistik meme hastalığı

Fibrokifibrokistik memestik meme hastalığı son dönemde bayanların en çok maruz kaldığı durumlardan biridir. Öyle ki bu görülme sıklığının %90 civarında olduğu belirtilmektedir. Her ne kadar hastalık olarak anılsa da bu durum bir hastalıktan ziyade bir durum tespitidir. Fibrokistler malign değillerdir. İçleri sıvı dolu, etrafı lifli doku ile çevrili genelde iyi huylu kistlerdir. Ancak, günümüzde geçmişte karşılandığı kadar hoşgörü ile karşılanmamakta; bu kistlerin kanserli dokuları gizleyebileceği, tümöre dönüşebileceği endişeleri yaşanmaktadır. Bu nedenle fibrokist teşhisi konulan bayanların konuyu küçümsememeleri, bir doktor gözetimine girmeleri, düzenli kontrollerle durumun takibini sağlaması, kontrollerini hiç aksatmaması önemlidir.

Fibrokistik meme hastalığı teşhisi koyan doktor ultrason, mamagrofi gibi tetkiklerle görüşünü netleştirip, süreci takibe de geçebilir; görüntüleme tekniklerini yeterli bulmayıp, biyopsi için kistten bir parça alınması yolunu da seçebilir. Özellikle, ailesinde kanser öyküsünün olduğu bayanların çok daha dikkatli olması gerekmektedir.

Fibrokistler üç farklı şekilde oluşum gösterebilmektedirler:

  • Basit kistler
  • Komplike kistler
  • Kompleks kistler

Kanserin gelişmesi riskinin en fazla olduğu kistler kompleks kistlerdir. Bu tip  kistlerde kontrol sıklığı 6 aya kadar düşebilmektedir. Hatta, biyopsi hemen yapılarak, malign bir kitle olup olmadığı irdelenebilmektedir.

Özellikle 30 ila 40 yaş arasındaki bayanların elle meme kontrollerini gerçekleştirmeleri, bir kitle tespit etmeleri halinde bunun araştırılması için gerekli adımları atmaları çok önemlidir. Kanser oluşumlarının erken teşhisi hayat kurtarıcı bir rol oynamaktadır.

Adet dönemlerinde ve/ veya adet dönemi dışında memede görülen ağrılar da fibrokistik meme hastalığının en yaygın belirtileri arasındadır. Memede patolojik değişimler oluşması halinde, mesela meme ucundan akıntı gelmesi gibi durumlarda, vakit kaybedilmeden doktora başvurulmalıdır.

Fibrokistik meme hastalığının, yoğun rahatsızlık veren bir tablo eşlik etmiyor ise, tedavisi yoktur. Ancak, ağrı, vb. şikayetler rahatsızlık veriyor ise kistlere iki şekilde müdahale edilmektedir:

  • İğne ile aspirasyon: Kistin içindeki sıvı özel bir iğne ile çekilir.
  • Kistin tamamen çıkartılması: Kist cerrahi bir operasyon ile tamamen çıkarılır.