Dinler arası diyalog

Batıl ile Hak’ın mücadelesi Habil ile Kabil’den yani ilk insan olan Hz. Adem (a.s) efendimizin oğullarından bugüne kadar süre gelmektedir. Bu mücadele içerisinde dünyada kah batıl galip gelmiş kah hak ve hakikat galip gelmiştir. Batıl ve hakkın birbirine olan galebesi diyalognöbetleşe bir şekilde günümüze kadar sürmüştür. Tarih incelendiğinde batıl ve hakkın birbirine olan galebesinin yani galibiyetinin zeval ve kemal arasında bir değişime tabi olduğu görülmektedir. Hak, tarihte en yakın zamana bakacak olursak en son Osmanlı devletiyle dünya üzerinde liderliğini korumuş, batıla karşı adaleti ve hoşgörüyü dünya için yaşanılır kılmıştır. Ancak bu mücadele yavaş yavaş hakkın aleyhine tezahür ederek, günümüz de olduğu gibi nöbet batıla geçmiştir.

Bugün batılın dünyada zenginliği ve gücü elinde tuttuğunu görebiliriz. Batıl kendisini garanti altına almak için bu gücünü eski zamanlarından daha etkin bir şekilde hakkın kökten silinmesi için kullanmaktadır. Bunun için yapılan pek çok çalışma olmuş olsa da biz bugün kısaca dinler arası diyalog konusuna değineceğiz.

Batılın hak üzerinde ki sinsi bir yok etme projesi olarak adlandırabileceğimiz bu çalışmanın içerisinde İslam dininin günümüze kadar bozulmadan gelen kaidelerini yıkmak ve İslam dininin içerisini boşaltmak yatmaktadır. Bu gizli senaryoya uydurulan kılıf ise, hoşgörünün sağlanarak daha barışçıl bir dünyanın temellerinin atılması gereğidir. Dünyada hiç kimse savaş ve zulüm istemez elbette. Ancak barışın tesis edilmesinde İslam dininin esas kaidelerini Hıristiyanlığa uydurmanın nasıl barışa katkı sağlayacağı şüpheli bir konudur? Dinleri aynı potaya getirerek, hepsinin aynı hususları barındırdığını söylemek, bunu söylerken de İslam dininin ana kaidelerini görmezden gelmek, İslam dinine mensup olan kimseleri saf yerine koymak değil midir?

Dinler arası diyalog yapılarak dünyaya barışı getireceğini söyleyen kimselere buradan şunu söylemek zorundayız. Yapılması gereken dinlerin diyaloguna açık olmak değil, yapılması gereken insanların diyaloguna açık olmaktır.