Bilinçaltı telkin ve hipnoz

Modern psikanalizin en önemli araştırma alanlarından biri olan bilinçaltı telkinleri, Psikoanalitik Kuram kurucusu Sigmund Freud’un da hipnotizmayla birlikte üzerinde kapsamlı çalışmalar yaptığı konulardan biridir. Bilinçaltı insanın kontrol etmek için bir ömür dahi harcasa üzerinde hiçbir zaman tam kontrol kuramayacağı ancak insan davranışları üzerinde derin etkileri olan beyin fonksiyonlarından biridir. Bilinçaltı telkin teknikleri olarak isimlendirilen uygulamalar ile insanların bilinçaltına çeşitli telkinler gönderilmesi ve bu telkinler sayesinde de düşünceler ile davranışlar arasında bir köprü kurulması söz konusudur. Telkinlerin muhakkak uzman bir kişi tarafından verilmesi gerekir ki, kişinin düşünce ve davranışları olumsuz yönde etkilenmesin…

Bazı hipnoz uygulamalarında da kullanılan teklin, kişinin uyanıklık ile yapay uyku arasında özel bir hale girmesini sağlar. Telkine yatkınlık olarak ifade edilen kişinin verilen telkinlere gösterdiği tepki ise, bilinçaltı telkin tekniklerinin en önemli konularından biridir. Doğru telkin teknikleri ile kişi bir hipnoz haline sokulabilir ve çevresindeki uyaranlara farklı tepkiler vermesi ve/veya çevresel uyarıların bir bölümüne tepki vermemesi sağlanabilir. Uzmanlar tarafından uygulanan telkinler ile trans haline sokulan bazı bireylerin çevresel uyaranlara tepki vermediği bilinmektedir. Doğru şekilde uygulanan telkinler ile modern psikolojide “letarji” olarak isimlendirilen hipnoz haline geçiş sağlanabilir ki, bu tür bir hipnozun etkisinde kalan kişilerin beş duyu organı da kandırılabilir.

Telkin teknikleri üzerinde uzmanlaşmış kişiler, insanları letarji adı verilen bir tür hipnoz etkisine alarak, hipnotik “halüsinasyonlar” oluşmasını sağlayabilmektedir. Kişinin çevresel uyaranları farklı şekilde algılamasını sağlayan bu hipnoz halinde, beş duyu organını ilgilendiren uyaranlara hiçbir tepki verilmemesi dahi sağlanabilmektedir. Bu tür bir hipnoz halinde kişi, tamamen şuursuz bir biçimde telkinle verilen komutlara itaat edebilir. Ancak uyurgezerlik hali olarak da bilinen somnambülizm hipnozda, kişinin doğrudan telkinler ile yönlendirilmesi mümkün olmayabilir. Zira kişinin üstün zeka örnekleri gösterebileceği bu hipnoz halinde telkin komutlarının çok dikkatli bir biçimde verilmesi gerekmektedir.

Hipnoza geçiş sürecinde uygulanan telkin teknikleri, mutlaka ama mutlaka gerekli bilgiye ve “deneyime” sahip kişiler tarafından uygulanmalıdır. Son derece kompleks bir konu olan bilinçaltı telkin teknikleri, birçok karmaşık sonuca sebebiyet verebilmektedir. Bilgisizce kalkışılan hipnoz “denemeleri”, denekler üzerinde ciddi sorunlara neden olabilir ve çok tehlikeli sonuçlarla karşı karşıya kalınmasını sağlayabilir. Zira manyetik hipnoz telkin yolu ile oluşmadığı gibi, telkin teknikleri uygulanarak da ortadan kaldırılmamaktadır. Telkin teknikleri ile hipnoza sokulan kişiler “yalan söyleyemeyecekleri için” kötü niyetli kişilerin açık hedefi haline gelebilirler. Bu sebepten ötürü yetkisiz kişilere değil, uzman bir hekime güvenilmesi gerekir.